Çocuktan Al Rol Modeli – Kimdir Bu Kidfluencer’lar?

Değişen, gelişen, dönüşen pazarlama trendleri beraberinde bizi her gün biraz daha fazla şaşırtmayı, satın alma kararlarımızı etkilemeyi başarıyor. Yeni yazı serimle birlikte satın alma kararımıza yön verenleri sizlerle paylaşacağım.

Bugün, 2015 yılından beri sanal dünyada hüküm süren bir kavram olan Kidfluencer’ları inceleyeceğiz.

İletişim araçlarının yaygınlaşması, kolay erişilebilir ve ücretsiz olması ile birlikte çocuklar internet dünyasında ve özellikle sosyal medyanın her mecrasında söz sahibi olarak karşımıza çıkıyor.

Nereden nereye?

Kidfluencer’lar (kid & influencer), çocuk marka elçileri olarak adlandırabileceğimiz, sosyal medya kanalları aracılığıyla satın alma kararlarına yön veren, yaşları 13’ten küçük çocuklar olarak tanımlanıyor.

Daha doğmadan ünlü olan olanları da var, 3 yaşında YouTube kanalını açmaya karar vereni de… Büyük markaları peşlerinde koşturan bu çocukların sosyal medya profilleri, binlerce hatta milyonlarca takipçiye sahip. Özellikle YouTube ve Instagram mecralarını aktif olarak kullanıyor, aynı zamanda birer rol model olarak benimseniyorlar. Onları takip eden diğer çocuklar da tıpkı onlar gibi olmak istiyor; YouTube kanalları açarak ya da sosyal medya profilleri oluşturarak bu hayatın içine dahil olmak için çabalıyorlar.

Günümüzde elinden telefonu, tableti alamadığınız onsuz yemek bile yemeyen çocukları düşünün. -Biliyorsunuz o çocukları, sizin de çevrenizde var- Bu çocuklara seslenmeyi göz ardı eden bir pazar olabilir mi? Elbette, hayır. Kidfluencer’lar işte tam da burada devreye giriyor. Kendilerinden daha küçük yaş grubuna hitap ederek dolayısıyla ebeveynleri etkiliyorlar. Haliyle birçok büyük marka da pazarlama stratejilerinin bir parçası olarak reklam işbirliği için kidfluencer’ların kapısını çalıyor.

Karşınızda ünlü “Kidfluencer’lar”

‘Ryan Toys Review’ (Ryan’s World) isimli YouTube kanalının sahibi Ryan bu kanalı açtığında 3 yaşındaydı. Başta oyuncaklarını kutularından çıkarırken çekilen videolarını paylaşan Ryan’ın şu an 22.4 milyon (10 Kasım 2019) abonesi var. 2018 yılında Forbes tarafından Youtube’da en fazla kazanan 8. kişi olarak seçildi. Forbes’daki habere göre, kanalın elde ettiği toplam gelirin 21 milyon doları, videoların öncesinde çıkan reklamlardan, kalan 1 milyon dolarlık bölüm ise sponsorlu içeriklerden kazanıldı.

Chuck E. Cheese, Nickelodeon, Walmart ve Hardee  gibi şirketler Ryan’ın videolarına sponsor olmak için yarışıyorlar.

“Zoeyinthecity” isimli Instagram hesabının sahibi Zooey Miyoshi moda, stil önerileri paylaştığı hesabında #OOTD (outfit of the day, günlük kıyafet önerileri) ve marka işbirlikleri ile geniş kitlelere ulaşıyor. Zoey’in takipçi sayısı 141.000.

https://www.instagram.com/p/B6PFxugpZHb/

Taytum ve Oakley Fisher isimli ikiz kardeşler 3.1 milyon takipçiye sahip. Onların ünleri daha doğmadan kardeşlerine yaramıştı. (Halston, doğmadan önce yüzbinlerce kişi tarafından takip edilerek, kendinden söz ettirdi)

https://www.instagram.com/p/B4swbb4g37K/

Hawkeye Huey ise 195 bin takipçiye sahip minik bir gezgin. Nat GEO fotoğrafçısı olan babası sayesinde fotoğraf makinesine tutkuyla bağlanan Hawkeye, gezdiği yerleri fotoğraflayarak Instagram profilinde paylaşıyor. Ace Brand gibi markalarla ücretli işbirliği yapıyor.

https://www.instagram.com/p/BeTTGkBHs5D/

Çocuklar sosyal medyada ne kadar güvende?

We Are Social’ın sosyal medya istatistiklerine baktığımızda Türkiye nüfusunun %72’si (59.36 milyon) internet kullanıcısı. Elbette, sosyal medya platformlarına üye olmak için yaş sınırları bulunuyor. 13 yaşın altındaki birçok çocuk ebeveyni tarafından açılan profilleri kullanıyor. Çocuklar, hem dünyada hem de ülkemizde internet kullanımında müthiş bir potansiyel barındırıyor.

Çocukların sosyal medyada bu kadar aktif rol alması ile ilgili reklam etiği ve çocuk hakları çerçevesinde üzerinde uzunca düşülmesi gerekirken ne markalar ne de ebeveynler bu konuda dikkatli davranmıyor ne yazık ki. Ne de olsa takipçi, satış, beğeni her şeyin üstesinden geliyor(!)

Çocukların sadece çocukluk yapabildiği, güvenle yaşayacakları bir dünya dileğiyle. Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere.