İster öğrenci, ister çalışan, isterseniz de kendi işinizin başında olun Pazar öğleden sonra saatleri sayıyor, yaklaşan Pazartesi’nin yükünü omuzlarınızda hissetmeye başlıyorsanız “Pazartesi Sendromu” nedir biliyorsunuz demektir.
İşe ya da okula giderken çekilen trafik çilesi, yoğun bir hafta diye diye tüketirsiniz kendinizi ve motivasyonunuzun en yüksek olması gereken günler en çok daraldığınız günler olur genelde. Aslında gerçek sorun şudur; bol bol dinlenip iş hayatından uzak kaldığınız koca bir hafta sonu bitmiştir. İşte bu sebepten Pazar gecesi, Pazartesi sendromunun ilk sinyallerinin başladığı zamandır.
İyi bir reklam ajansı olmanın yanında, iyi kalpli bir reklam ajansı olmamızın bilinci ile bu hafta bu konuya eğildik ve sizler için “Pazartesi Sendromu ile Başa Çıkma Yolları”nı yazdık.
İşe yarayacağı konusunda garanti veremiyoruz. Ama biliyoruz ki umut beyaz yakalının ekmeği, öğrencinin sınavlardan önce yuttuğu okunmuş pirinçtir.
Hafta sonlarınızı iyi planlayın!
Arka arkaya uykusuz kalınan, kalabalık aktivitelerle dolu, oradan oraya koşturmakla geçen bir hafta sonu eğlenceli gibi görünse de sizi dinlendirmez. Bu da haftaya enerji dolu bir başlangıç yapmanızı engeller. Dolayısıyla sizi yoracak aktiviteleri minimuma indirdiğiniz bir hafta sonu hem zihnen hem de bedenen dinlenmenizi sağlayarak sizi yeni ve zinde bir haftaya hazırlayacaktır.
Hafta sonu iş düşünmeyin!
Çalışıyor olmak için ille de bilgisayar başında olmamıza ya da ofise gitmemize gerek yoktur. İşinizi düşündüğünüz her an mesaidesiniz demektir. O nedenle gerçek bir zihinsel mola için, işlerinizi düşünmeye ara vermeniz en iyi olacaktır. Yapabiliyorsanız, bırakın iş işte kalsın. Böylesi veriminizi arttırmak açısından daha iyi olacaktır.
Hafta içlerini hafta sonu gibi yaşayın!
Öğle aralarında yapacağınız kısa bir yürüyüş, akşam iş çıkışlarında arkadaşlarınızla içeceğiniz bir kahve, akşam evde yapacağınız bir film gecesi hafta içlerinize renk katacak ve sizi iş stresinden bir nebze de olsa da uzaklaştıracaktır. Hem böylelikle eğlenmek için hafta sonunu da beklemenize gerek kalmayacak.
Uyku ve beslenme düzeninize dikkat edin.
Biliyoruz ki her işin başı sağlık. İyi uyumaz ve dengeli beslenmezsek daha çabuk yorulur, daha sık hastalanırız. Bu da hayattan aldığımız zevki doğrudan etkiler. Her güne keyifle ve enerjik bir başlangıç yapmak için kendimize iyi bakmalıyız.
Pazar akşamları normalden biraz daha erken uyumaya çalışın.
Pazar akşamları yatağa normalden daha erken girerek dinlenme süremizi uzatabiliriz. Böylece ertesi gün uyanırken zorluk yaşamaz ve çalan alarma lanetler okumayız. Hem belki uykudan önce okuyacağınız bir kitap size yeni ilham kapıları da açar.
Pazartesi günleri normalden biraz daha erken kalkmaya çalışın.
Kulağa hoş gelmediğinin farkındayım. Fakat normalden biraz daha erken uyanıp duş aldığınız, güzel bir kahvaltının ardından telaşsız bir şekilde hazırlanıp evden çıktığınız bir sabah ne kadar kötü olabilir ki? İşe geç kalma stresi yaşamaktansa belki yarım saat az uyumak çok daha iyi gelir size.
İş yerinizde sosyal olun!
Çalışma arkadaşlarınızla sabahları yapacağınız kısa bir sohbet hem aranızdaki bağları güçlendirme hem de sıkıştığınız noktada yardım isteyebilme şansınızı arttırır. Ayrıca iş yerleri ne kadar zorlu ortamlar olursa olsunlar, her zaman güzel dostluklara da zemin hazırlama potansiyeline sahiptir.
İş yerinizdeki sorunlar için çözüm odaklı olun!
İş yerleri kimi zaman rekabetin, dedikodunun ve haksızlıkların barınmayı en sevdiği yerler olur. Bunların yaşandığı bir ortamda çalışmaksa sadece Pazartesi günlerini değil, her günü çekilmez kılar. Eğer bu gibi sorunlar yaşadığınız bir ortamda çalışıyorsanız bu sorunları çözmenize yarayacak hamlelerde bulunun. Eğer üstesinden gelemiyorsanız yeni iş olanaklarını gözden geçirin.
Kendinizi sevin, motive edin ve bol bol gülümseyin!
Pazartesi sendromundan kurtulmak için öncelikle kişinin kendisiyle mutlu olabilmesi esastır. Kendisiyle bir huzursuzluğu ve sorunu olmayan insanların diğer insanlarla da kolay kolay sorunu olmaz. Sık sık gülümsediğiniz, kendi değerinizin farkında olduğunuz bir yaşam yalnızca iş hayatınızı değil, tüm hayatınızı kolaylaştırır. Pazartesi günlerine ise bir sendrom gözüyle bakmak yerine, yeni fırsatlar için güzel bir başlangıç olarak anlam yüklemek belki de en iyisi olacaktır.
Sendromdan uzak olduğunuz bir hafta dileriz.